Değerli Okuyucular, Kıymetli Dostlar, Yığılcanınsesi gazetesinin 68. sayısında dile getirdiğim ” Turizmle İlgili Yol Haritamız” adlı yazıda Yığılca’ya ulaşım sağlayan yolları üçayaklı saç ayağı olarak tanımlamıştım. Bunları: Düzce, Alaplı ve Yedigöller istikameti olduğunu söylemiştim. O yazıdan sonra bu istikametlerde yapılan çalışmaları ve özel durumları da zaman zaman yazmaya devam edeceğimi ifade etmiştim. Gazetemiz haberinde de gördüğünüz gibi Düzce – Yığılca arasında yapılan yol çalışmalarında nedense garip işler dönüyor. Ben de siz değerli okuyucularımın meraklarına tercüman olmak için bu hafta turizm yolu dedim.
Değerli Dostlar, Saygıdeğer Okuyucularım, Yığılca bizim sevdamız ve vazgeçemediğimiz tutkumuz. Daha ilkokul yıllarından beri tüm hayallerimizde bu güzel yurt köşesi var. Bazıları gibi uzaktan ahkâm kesip insanları yönlendirmek yerine halkımızla beraber yaşayıp onların acılarını, hüzünlerini, dertleri, neşe ve kederlerini ama günlük hayatta ama sosyal medyada paylaşmak artık benim yaşam biçimim oldu. Bundan da büyük haz alıyorum. Bazen telefonla sıkıntılarını dile getirenlere, bazen bir ihtiyacı olup gideremeyenlere, her türlü desteği verip yardımcı oluyorum. Öğretmenlik ve yöneticilik hayatımda da böyle olduğumu bilenler bilir. Bazen şahsıma yönelik siyasi teklifler yapılsa da ben böyle de hizmet yapılacağını düşünüyor, her zaman ifade ettiğim gibi halkımıza hizmeti hakka hizmet gibi görüyorum. Allah’ımın bana verdiği kalan ömrümü de böyle yaşayıp tamamlamak her zaman gerçekleri savunmak istiyorum. Böyle yaptığım sürece takdir edenler olmasa bile vicdanıma hesap vermekten kurtulacağıma inanıyorum.
Bir düşünürün dediği gibi hayatın sarp ve dikenli yolları olmuyor ancak yolları sarp ve dikenli yapan insanlar oluyor. Aynı Düzce-Yığılca yolunda olduğu gibi. 1965 yılından beri devam eden bu yol yapımı nedense hep istismar ediliyor. Her seçim dönümünde insanlarımıza hayal pompalayan siyasiler nedense seçimden sonra vaatlerini unutuyor. Cumhurbaşkanımız 2011’de yolun yapılacağı sözünü verdikten sonra ülkemizde neler yapıldı herkes biliyor. Yığılca yolu devede kulak bile değil, sadece tek bir kıl gibi. Ama her defasında ödenek yok, bilmem ne yok. Gibi sudan bahanelerle istismar ediliyoruz. Koca bir yaz Aydın köyündeki viyadük zor yapıldı. Şimdi Dutlar köyünde viyadük yapılacak diye beklerken mevcut yolda iyileştirme yapıp bir oldu bitti mi yapılmak isteniyor. Bu yol zaten şu anda mevcut konumu ve yapılan çalışmalarla Yığılca’nın ihtiyacını karşılamaktan uzak. Çünkü Çimento fabrikası ve taş ocaklar kamyonları bu yolda ayrı bir sorun. Biz bu yola turizm yolu desek de birkaç yıl sonra ölüm yolu diyeceğiz herhalde. Çünkü kazalar gün geçtikçe artıyor. Bir ay önce gittiğim Güneydoğu gezisinde gördüğüm kadarıyla oradaki köylerin beldelerin yolları bile bizim yolumuzdan güzel.
Değerli Okuyucular, Atatürk’ün dediği gibi : ”Bu vatan çocuklarımız ve torunlarımız için cennet yapılmaya layıktır. ” sözünü unutmayalım. Bunun için Yığılca’daki siyasiler, yöneticiler ve halkımız hep beraber hareket edip yapılan yanlışları dile getirelim. ‘Birlikten kuvvet doğar. ” Dağları, güzel dereleri, güzel insanları ile bir cennet olan ilçemizi güzelleştirmek için hepimize görev düşüyor. Yanlış yapan kimse karşısında duralım. Ne demişler: “Nokta kadar menfaat için virgül kadar eğilme. ” Maalesef içimizde bu atasözünü hatırlatmak istediğim insanlarımız var. Onların kulağına şu sözüm küpe olsun : ”Yaşadığın yeri cennet yapamadığın sürece, kaçtığın her yer cehennemdir.” Yaklaşan 2023 seçimleri yaşadığımız Yığılca’mızı cennet yapmak için güzel bir fırsat. En önemlisi de önümüzdeki yılın yatırım planlarının yapıldığı bir adayız. Fırsatları değerlendirme zamanı diye düşünüyorum. Öncelikle Akçaören viyadüğünü programa aldırmanın yolunu bulalım. Ardından önümüzdeki hafta yazmayı düşündüğüm turizm yolunda yapılacak tesisler için imara açma çalışmalarına başlayalım. Cahit Sıtkı Tarancı’nın dediği gibi: ”Memleket isterim / Ne zengin Fakir, ne sen ben farkı olsun / Kış günü herkesin evi barkı olsun / Memleket isterim; yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun / Olursa bir şikayet ölümden olsun. Şimdilik Allah’a emanet olup, dostça kalın, sevgiyle kalın, sağlıkla kalın; hoşçakalın.
1056 kez okundu.
