Veli VERGİLİ

İYİLİK VE KÖTÜLÜK – Veli VERGİLİ

service

                Yataktaki adam, başucunda bekleyen genç doktora:

            – Allah senden razı olsun evladım, dedi.

            – Benim için yurtdışından zahmet edip buraya kadar gelmeni  yaşadığım sürece unutmayacağım.

Ameliyat edilen kişi, büyük bir hastanenin başhekimiydi. Ancak yurtdışında mümkün görülen hastalığı aniden artınca  doktor arkadaşları onun böyle bir yolculuğa dayanamayacağını anlamış ve kurtarma umudunun azlığına rağmen ameliyatı üstlenmeye karar vermişlerdi. Fakat o konuda sayılı bir uzman olan bu genç doktor nereden haber almışsa almış ve hızır gibi yetişip onu kurtarmıştı. Yaşlı doktor, kendisine yapılan bu iyiliğe nasıl mukabele edeceğini bilemiyor ve hemen yanında oturan genç adamın ellerini sıkarcasına tutuyordu. Hayata yeniden dönmenin sevinciyle hiç durmadan konuşurken: Genç doktara, 

-Ameliyat için beni bayılttığınızda her nedense gençlik yıllarıma döndüm, diye devam etti. Henüz toy bir asistanken  anne karnındaki bir bebeğin ayaklarından sakat olduğunu anlamış ve onu bir şekilde yaşatmaktansa öldürmeyi düşünürken  kalp atışlarının duyup kıyamamıştım. O yavrunun yaşamasını istediğim için Allah seni imdadıma göndermiş olmalı. Genç doktor, ancak bir babanın evladına karşı gösterebileceği sıcaklıkla kavranan ellerini kurtarıp biraz geriye çekildi ve dizlerinden aşağısı “takma” olan bacaklarını gösterirken  Allah hiçbir iyiliği unutmaz efendim, diye gülümsedi. Kurtardığınız o çocuk bendim.     

            Değerli Okuyucular, Sevgili Dostlar, Bu hikayede olduğu gibi bu dünyada herkes mutlaka yaptığının karşılığını bulur. Yapılan iyilikler, türlü şekil ve yollarla geri dönebilir.  İyi niyetle attığımız her adım, yaptığımız her iş, er geç yüzümüzü güldürecektir.  İyiliğin olduğu yerde; merhamet, şefkat, sevgi, saygı, mutluluk, sevinç ve huzur bulunur. İyilikte asla cimrilik bulunmaz. Bunun tam tersine cömertlik bulunur. İnsanlar birbirlerine hem iyi davranır hem de birçok konuda yardım eder. Yardıma ihtiyaç duyanlara yardım etmeli, büyüklerimizi sevip saymalı ve küçüklerimizi de sevmeli ve korumalıyız.  Hoşa gitmeyen, zarar veren söz veya davranışların ortaya çıkardığı olumsuz durum, kötülük olarak tanımlanabilir. 

Kötülük herhangi bir insana, hayvana, bitkiye veya başka bir varlığa zarar vermek demektir. İyiliğin zıt anlamlısıdır. Kötülük yapanlara ”kötü” denir. Kötülerin amacı etrafına zarar vermek, insanları birbirine düşürerek düşman etmektir. Kötü bir özelliktir. Mecaz anlamda şeytanı ve onun yaptıklarını anımsatır. Allah, her türlü kötülüğü yasaklamıştır. Kötü insanların diğer dünyada cehennem ile cezalandırılacağını belirtmiştir. Zaten bu dünya imtihanının amacı da iyi ile kötüyü ayırt ederek mükafatlandırmak veya cezalandırmaktır. Yüce peygamberimizin iyilik ve kötülükle ilgili söylediği sözler kulağımıza küpe olmalıdır. ”Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten men eder ve Allah’a iman edersiniz. Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin dostlarıdır. İyiliği emreder, kötülükten alıkoyarlar. Biz de kötülükten alıkoymaya çalışanları kurtardık. Yoldan çıkmaları sebebiyle zulmedenleri şiddetli bir azapla yakaladık. Nerede olursan ol, Allah’a karşı sorumluluğunun bilincinde ol! Kötülüğün peşinden iyi bir şey yap ki onu yok etsin. İnsanlara da güzel ahlâka uygun biçimde davran!”

                 İyilik ve kötülükle ilgili çocukluk yıllarımızda dinlediğimiz ve okuduğumuz masalları, izlediğimiz Yeşilçam flimlerini, öğretmenlerimizin derslerinde anlattığı hikaye, fıkra ve olayları okuduğumuz hikaye, şiir ve romanları hiçbir zaman unutmayız. Hele şu atasözlerini günlük hayatta ne çok kullanırız. ” Acı (kötü) söz insanı (adamı) dinden çıkarır, tatlı söz yılanı deliğinden çıkarır. İyilik eden iyilik, kötülük eden kötülük bulur. İyilik et denize at, balık bilmezse halik bilir. İyiliğe iyilik her kişinin karı, kötülüğe iyilik er kişinin karı. İyi evlat babayı vezir, kötü evlat rezil eder. Ölüm gibi kötü haber tez duyulur. Kötü komşu insanı mal sahibi eder. Bu atasözlerini günlük hayatımızda çok duyar da acaba dikkate alır mıyız bilmem? Ancak affınıza sığınarak ben de yazımda bu konuda birkaç söz söylemek isterim.  Toplumlara yön verenler iyilik arama yollarını göstermedikleri sürece vebal altındadırlar. İyilik ve kötülük arasında son derece ince bir perde vardır derler. İnsan yeter ki iyiliği aramaya murat etsin. Üç günlük dünyada kırmadığınız insan, incitmediğiniz kalp, sövmediğiniz eş-dost kalmadıysa iyilik arama zamanınız çoktan geldi de geçiyor bile. Şairin dediği gibi : ”Elinden geldikçe sen eylik eyle / Hatıra dokunup yıkıcı olma / Sen eyilik et de o zayi olmaz / Darılıp da başa kakıcı olma. ” İyilik yaptığımızda da lütfen nakarat gibi söyleyip durmayalım.

                Evet Dostlar, Söz dinleyene bir harf yetermiş, dinleyemeyene masal anlatsanız nafile! Kötü, kötü olduğuna göre körün taşı değer misali kötünün işleri yolunda gider. Derler ya hani “kötüye bir şey olmaz” olan iyilere olur. Yine de siz öyle sanmayın. Allah her şeyi bilendir. İyilik kötüye göre daha zordur. İyi adam, iyi insanlar bulmak gerçekten zordur. Bunun gerçeğiyle daima karşı karşıyayız. “Kime kötülük ettim ki iyilik göreyim. ”, “İyilikten maraz doğar. ”, “İyilik yap kötülük bul. ” Benzeri sözlerin galebe çalmaması için iyilik yapmalı ve iyilik üzere teşviklerde bulunmalıyız. İyiliğin zor ve az bulunduğu bir dünyada yaşıyoruz. İyilerin ve iyiliklerin devam etmesi için çaba göstermeli, hayattaki güzelliklerin farkına varmalıyız. Hayatı doya doya kötü ve kötülüklerden uzak, iyiler ve iyilik içinde yaşamanız  dileklerimle sağlıkla, sevgiyle dostça kalın hoşça kalın.    Veli VERGİLİ    :     v.vergili59@hotmail.com      :   :05064189664

3281 kez okundu.

İYİLİK VE KÖTÜLÜK – Veli VERGİLİ

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Yığılcanın Sesi Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Reklam