Veli VERGİLİ

YIĞILCA’NIN BİTMEYEN YOL HİKAYESİ – Veli VERGİLİ

service

                                                                   Değerli Okuyucular, Sevgili dostlar, her hafta yazılarımda sizlere arada bir hikayeler anlatıyordum ancak bu haftaki hikaye çok uzun bir hikaye. 1954 de başlayıp tam 67 yıldır süren bu hikaye ayrılık, acı, hüzün, hasret, dolu anıları içinde barındırıyor. Biz dünyaya gelmeden başlayan bu dramın bu hüzünlü hikayenin birçok kahraman bu dünyaya veda ettiler. Onların bile  kimbilir bu hikayede ne anıları vardı. Ah şu yollar, uzun mu uzun, bitmeyen yollar… Gurbeti sılaya bağlayan yollar! Yokuşlarda ağlayan, hasret dağlayan yollar. Yüreği yüreğe bağlayan, gelmeyen sevgililere ağlayan yollar…Yollarla olmaz mı tüm kavuşmalar, yollarla olmaz mı tüm ayrılıklar. Yollarla yaşanıyor acılar, mutluluklar!

                                                                       Evet dostlar, bahsettiğim bu yol Yığılca-Düzce yolu. 1970’li yıllara kadar Yığılca Melen Deresi kenarından stabilize, toprak yol iken belki de bugünkü kadar çilesi yoktu. Sonra 1972’de yapılan Hasanlar Barajı nedeniyle küçüklü büyüklü 50’ye yakın viraj yüzünden yıllardır çile yolu, ölüm yolu, sürgün yolu adlarını almıştı. Bu yolda bir elde poşet bir elde mendille gidilirdi. 1967 yılında ilçeye ziyarete gelen zamanın başbakanı Süleyman Demirel ilçe halkına umut olmuş ancak yol hikayesi yine başka bahara kalmıştı. Her gelen siyasetçiler umut pompalamış ancak netice hep başka bahara kalmıştı. 2011 yılında Cumhurbaşkanımız Başbakan iken ilçemize ziyarete geldiğinde havadan helikopterle gelmiş, seçim vaadinde bu yolun yapılacağı sözünü vermişti. Ancak o geldikten  6 yıl sonra yolun ihalesi yapılmış 2017 yılında Dutlar mezarlığının yanına şantiye kurulmuş 2018 yılında çalışmalar başlamıştı. 2019-2020 yıllarında 5 kilometrelik bir kısmın alalecele  yapılması bizlere bir umut olmuştu.Hepimizdeki ortak kanı 2021 de inşallah yollar bitecekti. Ancak yılın ilk yarısı bitti. Yolda yapılan bir çalışma olmadığı gibi yapılması yönünde bir haber bile yok. Umutlar yine başka bahara kaldı. Yine acılar, ayrılıklar, çileler devam edecek. Haziran ayında 6-7 kazanın olması ilçe halkını derin bir üzüntüye sevk etti. İstanbulda yaşayıp evini ocağını göremeden Naşlar köyünden iki kişi, nişanlı iken toprağa verdiğimiz Karakaş köyünden gelin Ayşenur’un vebalini kim ödeyecek. Bu yolun yapımını türlü bahanelerle, siyasi oyunlarla  geciktirenler bu canların hesabını nasıl verecek merak ediyorum. Bu ölenlerin eli  yarın mahşer günü onların yakasında olacak. Onların kul haklarının hesabı mutlaka sorulacak.

              Değerli okurlar bu yol hikayesinin biraz içeriğini irdeleyelim. Düzce  Nuhlar arası birkaç yıl önce melen boyundan yapıldı.Emeği geçenlerden Allah razı olsun. Gürcüler, Tokuçlar köylerinin içinden geçerken bayağı kaza olmuştu. Yeni yapılan güzergah çok güzel oldu ancak ne hikmetse soğuk asvalt yapıldı. Nuhlar’dan Hasanlar köyüne kadar sıcak asvalt orası soğuk asvalt pes doğrusu. Gelelim Hasanlar Barajı’ndaki rampaya buraya örülen duvarlar verilen eğim normal iken yeni yol birden yükseldi. Ne hikmetse şimdi düzeltmeye çalışıyorlar. Turnacıoğlu köyünün olduğu yerdeki yapılan yerde gelişigüzel yapılmış. Hayret ediyorum nasıl mühendislik nasıl işçilik. Karayolları uyuyor mu? Turnacıoğlu ile Tuğrul sapağı arasında hiçbir çalışma yok. Herhalde Akçaören viyadüğü için bakmadılar. Tuğrul sapağı ile Aydın köyü karşısına kadar biraz bir yer yapıldı. Tamam dedik yol yapılacak ne gezer kaldı yine başka bahara. Aydın köyünde yapılmayan yer yüzünden geçen hafta iki can verdik. Kara yolları kına yaksın. Dutlar köyü ile Dutlar mezarlığı arasında yapılan yer yine bize umut olmuştu. Lakin orada yapılmayan yer yüzünden Ayşenur gelini kaybettik. Dutlar ile Asar sapağı arasında yapılmayan yer tam bir ölüm yolu. Asar sapağı ile Hoşafoğlu arasındaki yol Ali Kemal Sezgin belediye başkanı iken yapıldı. Eskiden ölüm rampası dediğimiz İğneler rampasından kurulduk. Emeği geçenlerden Allah razı olsun. 2015 yılında Aksu Güney köyü arasındaki tehlike saçan yer yapılmıştı. Ne hikmetse Güney köyü sapağında Yığılca merkez arası yapılmadı. Yine bir Ali Cengiz oyunumu oldu bilinmez ama orası da tehlike saçıyor. Akçaören sapağı, Aydın köyü ve Dutlar’a üç adet viyadük yapılacak denilip umutlarımızı yine başka bahara bıraktılar. Belediye başkanı Rasim Çam ilgilileri sürekli arıyorum diyor. Ancak mütahit bey ödenek yok diyerek şantiyedeki araç ve işçileri başka yere nakletmiş. 67 yıldır yılan hikayesine dönen bu yolun durumunu şair dostum Ahmet Omurca’ya anlattım. Bu yol için şöyle bir şiir derlemiş:

                                            KALDI

                                                                    Gelen geldi giden gitti                                   On sene önce görmüştü

Hal başka bahara kaldı                         Ayağına toz sürmüştü

Yapılacak diye başlandı                  Başbakanken söz vermişti                            Yol başka bahara kaldı                                   Söz başka bahara kaldı

                                                               Yığılca’ya çile niçin                                  Ahmet boşmudur yazılan                         Önü kapatılsın göçün.                          Çamurlu yolda üzülen.                         Gelinlik Ayşenur için                                Hakkı yiyilip ezilen

Gül başka bahara kaldı.                                Kul başka bahara kaldı

                                                                   Ahmet Omurca şairimize teşekkürler. Duygularımızı çok güzel özetlemiş. Yalnız burada on yıl önce ilçemize gelip yolun yapılacağı sözünü veren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan belki de yolu yapıldı biliyordur. Belediye başkanımız  29.04.2020 ve 06.06.2020 tarihlerinde iki defa kendisine mektup yazmış. Mektuplarında durumu anlatmış ayrıca belediyemiz için destek istemiş. Acaba yakınındaki danışmanlar mektupları ulaştırmamış olabilir mi diye düşünüyorum. Bu tür işlerde bazen aracılar yöneticileri yönlendirebiliyor. Orhangazi YİBO müdürü iken okula bir jeneratör istemiştim. Bakanlığı aradığımızda jeneratörün gönderildiğini öğrenip takibini yaptığımda başka bir okula gittiğini öğrendim. Sonrasında il müdürüne durumu anlatınca o okula gelen jeneratörü bize gönderdiler. Takip etmezsen bu işler devlette böyle yürüyor. Bakanlıktan ödenek geldiğinde siyasi ağırlığa göre başka yere kaydırılabiliyor. Bunun için ilçe siyasetçilerimize çok görev düşüyor. Takip etmezlerse böyle ağlar dururuz. Hikayemiz Temel’in yol çalışmasına döner. Temel Karayolları Müdürlüğünde işe alınmıştır, görevi ise yollardaki çizgileri çekmektir. Temel’e bir kutu boya ve fırça verilir. Temel çizgileri çekmeye başlar. Bir gün amiri gelir ve çizelgeye bakar; 1. gün 500 metre, 2. gün 300 metre, 3. gün 150 metre, 4. Gün 100 metre…- Temel, her gün gittikçe tembelleşiyorsun galiba! der. Temel cevap verir: – Aksine amirum daha çok çalışayrum ama gün geçtikçe boya kutusundan daha fazla uzaklaşayrum. İnşallah yolumuzun yapılması Temel fıkrasındaki gibi uzayıp başka bahara kalıp yılan hikayesine dönmez.

          Evet değerli okuyucular, sevgili dostlar, Yığılcanınsesi gazetesi olarak  bitmeyen bu yol hikayesini bundan sonra sık sık gündeme getirip takip edeceğiz. Sizlerde yorumlarınızı yazıp bize destek olursanız inşallah bu hikayeyi mutlu sona ulaştırırız. Cumhurbaşkanımız yol medeniyettir, diyor. İnşallah medeniyet Akif’in dediği gibi  tek dişi kalmış canavar olmaz. İstanbulç’da yaşayan Erzurumlu kadına “Duydun mu? Mayıs ayında Erzurum’a kar yağmış. ’’ deyince, Zavallı kadın ‘’Yağar bacım yağar, sahipsiz memleket ne de olsa. ’’ demiş. Yığılca sahipsiz değildir. Yığılca olarak biz 80.000 (Seksen bin) kişilik bir aileyiz. Bu hikaye burada bitmeyecek. Bazı yörelerde yapımı  bitmeyen yollar için yeni evlenenler araçlarının arkasına ‘’aşkımız, sevgimiz, muhabbetimiz…………  gibi olsun, hiç bitmesin. ’’ diye yazarlarmış. İnşallah Yığılca yolu için bu yazılmadan yol yapılır.  Bitmeyen hiçbir yol yoktur. Hayat yolumuz bile bir gün biteceğine göre Yığılca yolu da biter lakin çektiğimiz sıkıntılar acı bir anı olur. Tüm halkımızı, tüm siyasetçileri, görüş farkını bırakıp bu konuda birleşmeye davet ediyorum. Söz konusu Yığılca ise gerisi teferruattır. Sağlıkla, insanca, dostça, sevgiyle kalın. Daha güzel yollarda yolculuk yapmak  üzere  hoşca kalın …

Veli VERGİLİ    :     v.vergili59@hotmail.com      :                     Tel :05064189664

4034 kez okundu.

YIĞILCA’NIN BİTMEYEN YOL HİKAYESİ – Veli VERGİLİ

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Yığılcanın Sesi Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Reklam